4 Haziran 2010 Cuma

de cara a la pared

taranta - babu' ya dokuzuncu mektup


bugün aklıma

yazısız ve çizgisiz

bir resim geldi, Taranta - Babu!

ve benim, birdenbire

yüzünü değil,

gözünü değil,

senin sesini göresim geldi, Taranta - Babu;

«mavi nil» gibi serin,

yaralı bir kaplan gözü gibi derin

sesini senin!

n.h.r

özlemin dili -


(sana doğru geliyorum../..yolların açık mı?..)



saçlarımı uzatıyorum sevgilim

gelince parmaklarını uzunca gezdiresin diye,

ısıtasın diye

saçlarımı uzatıyorum

beni öpünce yüzüne dokunabilsinler diye



ah bu hasret!

yönünü bilen ama gidemeyen bir yelkenli içimde...





bilmediğim topraklara emanetimsin

korkuyorum,

korkuyorum../..sesimi sesinden düşürme!



sabun köpüğü gibi yaşanıyor aşklar artık

insanlar ellerini yıkayıp çıkıyor

ama aşk korunmak istiyor

sabır istiyor

anlayış istiyor

aşk../..sevilmedikçe solan bir çiçek sevgilim

şevkat istiyor



..ve ben saçlarımı uzatıyorum

gelince avuçlarına geçirip, aşkla öpebilesin diye

saçlarımı senin için uzatıyorum sevgilim

gözlerindeki mavide aşkla dalgalansınlar diye

p.o