tam da böyle bir sabah, güneş perdelere oyun arkadaşı, camların arkasında filizlenen bir dünya...
kırılan ışıklarda ten, kırılmayan ses, yansımalarda... vişne reçeli eriyor, kızarmış ekmek diliminde, kahve kokusu karışıyor mutfağa...
ama ne duvarcının gürültüsü, ne başka ses. sezdirmeden, beni dünyanın dışında bıraktılar.
6 yorum:
doyumsuz satırlar
keşke devam etseydi... :)
Radyoda yanık içli bir keman
ağlasa nihavent acem aşiran...
ve kim bilir daha neler var o üç noktanın ardında sana kalan anlatmadığın, bana kalan hayal ettiğim...
yorumlarda yazının kendisi kadar güzel :)
-
hemera
.yalnızyakamoz, çok teşekkür ederim, iyi sabahlar.
.canım nes, radyoyu açmamıştım ama bir şarkı mırıldanıyordum, bilmediğim sözleriyle, anlamını içimden geçirerek.
.mayam, üç noktanın sırrını bilmek de bu zaten, hayal edilebilmesi ve mümkün kılması istenilen herşeyi. öperim.
.sevgili hemera, zaten bazen sadece acaba ne düşünürler diyorum, ne derler bunu yazdığımda. bir söyleyene bir duyan gerekiyor elbet:))
sevgiyle.
Y.SÖYLERSE GÜZEL SÖYLER..:)) bayıldım ayol tamda bahar girişi bu satırlar uçmaya hazır kelebeğe kanadını takıveriyor..:))
Sorma blog dostlarımı çok ama çok özlüyorum..ama biliyorum ki çalışmam da gerekiyor..Derler ya kendim için istiyorsam namerdim...anla işte zaman çalışmak zamanı...:))
Yorum Gönder