25 Ocak 2010 Pazartesi

ve ipek ve aşk ve alev

sana böyle akmaktan çok korktuğum için
oldu her şey.
şelaleler de bu yüzden ilgilendiriyor beni.

...dünya çok üzücü bir yerdi, savaş filmlerini ve
samurayları eskisi gibi sevmiyordum.. bir boşluktan
aşağı mı bırakıyordum kendimi.. teller tenimi çizip
canımı mı yakıyo...rdu.. mutsuzluğuma mı alışıyordum
seni severken.. yoksa kan kaybından mı ölüyordum..
daha fazla parçalanacak parçam yoktu...

neyse,
sevgilim telefonun öbür ucunda ruffles yiyordu.

ben meleğimin kanatlarını kırdım,
ordan geliyorum. siz yine ikiz bardakları
kırmayın. bir deliydim, elementlerin de ruhları
olduğuna inanıyordum,

aklıma suyun intiharı geliyordu hep,
şelale deyince,
divaneliği söylüyordum.

sana böyle akmaktan çok korktuğum içindi.

şelalenin sinirini bozdum az önce
ordan geliyorum.
b.k

Hiç yorum yok: