ruth, sevgilim,
ben bu sayfanın adını "önsöz" koyuyorum ya,
kaygılandığını da görür gibiyim. kaygılanma sakın,
tek derdim bu rastlantıya ve sana teşekkür etmek!
ben, sana hep teşekkür etmeliyim.
ben şimdi, biraz o tutkunun verdiği acemilikle acemi
ama içten ve elyazısına sığmayacak bir yoğunluktayım.
- elyazım iyi ki kötü, güzel olsa sığınacak mazeret kalmazdı!-
sen çok güzeldin, özlemiştim, çok
seviniyordum içimde yayılan özlemine.
ben, dokunmayı seviyordum ya, şimdi
sen, büyüye dokunmak gibisin bende...
elbette hep, elbette her zaman!
bir tek şeyden çok korkarım: seni göz açıp
kapayıncaya dek görüp, ansızın yitirmekten...
seni bana çok özlet
ama sakın unutturma!
h.e
4 yorum:
Çok güzel, çok güzel! Teşekkürler.
seni bana çok özlet
ama sakın unutturma!
bu yetti bana, özlemek unutamamak...
Bir de bunu sevmişim.
Son cümlesinden olsa gerek der yüreğim.
h.e nin yeri çok ayrıdır bende, karşılığı sözcüklerinin, tam da dediği gibi büyüye dokunmak gibi...
Yorum Gönder