bu gece sabahı elimizle tutacağız çocukluğumun kentinde,
gül ağacı anlarmış gibi kokulu mektup yazdım,uzun oldu.
kırk renk yemenisini çıkardım,saçıma taktım ,
beyaz elbisemle kendime bulandım.
kınayla değil ama mürekkeple çizdim dileğimi avucuma.
şimdi akarsuların bir an durduğu,
bütün tabiatın sustuğu
herşeyin bir an öldüğü
sonra yeniden can bulduğu
o an için
bekleyenlerdeniz.
rüzgar çizilenleri dağıtsın,
ab-ı hayat yüzümüze dokunsun,
dileklerimiz olsun diye.