Aşkı en olmadık halleriyle yaşamak isteyen
küçük bir çingene kızı gibiyim,kalbim rengarenk ,
içimde bir carousel ama terk edilmiş kasabalar gibi ,
rüzgarda toz bulutları geçiyor caddelerimden.
"kaldır beni, ey aşk,
kaldır deliliğimin en tatlı nöbetleri,
ey etimdeki hançerin yolculuğu
ve yarışı bıçağın derimi...
batır beni kadınım....
deniz çağırıyor bak
daha fazla ekle ölümü...
belki de ölüm katlettikçe beni..
yeniden canlanırım.
vücudun haritamdır benim
dünya haritası artık umrumda mı sevgilim?
ben kadim başkentiyim kederin
ve yaralarım firavun gravürleri
sancım..uzanır bir petrol sahası gibi
ta beyrut’tan...çin’e kadar...
“doğum”un yedinci yüzyılında
halifelerin emriyle yollara düşen bir kervandır sancım.
kaybolmuş bir ejderin ağzında.
kalbimin kuşu... “naysani.”
ey denizin kumları, ve zeytin ağaçlıkları
ey tadı karın, ve lezzeti ateşin
benim haram çeşnim ve anlayışım
korkuyorum bilmediğimden...koru beni
korkuyorum karanlıktan... kucakla beni
üşüyorum sevgilim,
sar beni.
ninniler anlat bana,
uzan yanımda
n~k