aradın, ama ben doğru- dürüst konuşamadım -- "etrafında birileri mi var ?" diye sordun-- doğru bildin.
çünkü konuşma biçimim, senin ile benim, yanyana, başbaşa olduğumuzdaki biçim değildi.
ilişkide öyle olur biliyorsun: gerçek, sahici, som bir ilişki oluşuyorsa iki kişi arasında , her birinin konuşma biçimi de ona uygun hale gelir: gerçek , shici, som olur o da; başka hiçkimseyle konulmadıklarını bir biçimde, ama tam da kendi oldukları biçimde, konuşmağa başlar kişiler, birbirleriyle - dilin, yalnızca anlamını, ya da ' göstergeler düzeneği' ni (!) değil,biçimini bile belirlemeye başlar ilişki.
hele, kişilerden biri ( bazen ikisi birden ), zor konuşan, zorlukla konuşan kişi(ler)se, ilişkinin ilerleyen aşamalarında, dillerine ket vuran, onu yapmacıklı kılan herşey bir kenara atılmış olacağından, bülbül kesilir(ler)!...
senin sahici, içten sesini, kulağıma birşeyler fısıdarken, işitmek,--
,o thou to whom belong
the hearths of lovers! -- i beseech thee bless
thy suppliant singer and his wandering word
e.e.c
epithalamion 3, tulips & chimneys (1922)
o.a