(tıklayın & dinleyin)
onu tanıyınca anladım,yeryüzünde herkesin bir parçası kayıptı, ve bazılarımız o kayıp parça uğruna bütün tamamlanmışlığına rağmen yarım, kalabalıklara rağmen yanlız, bütün ritmlere rağmen sağır olabiliyordu ve o eşsiz parça bulunamadığı sürece sürgün göçebeydik ve huzursuzduk. bulamadıkça, bulunamadıkça eksiliyorduk, eskiyorduk binalar gibi. onu tanıyınca anladım, bulmak istediğim sadece eksik parçam değildi, bende ki ucu kırık parçanın sahibini de arıyordum. elimde mürdüm bir parça, deliriyordum.
" parçaları kaybolmuş puzzle gibi artık insanlar. der c.p kiminin kalbi, kiminin ruhu, kiminin beyni yok." oysa herşeyim vardı benim tek eksiğim sendin, sen gelince tamamlandı içim, huzursuzluğumun rüzgarı dindi, duydum yeryüzünün gökyüzünün gerçek sesini. uzatıp elimi gördüm ışığının rengini.
gökyüzü alabildiğine
mavi.
♥
tıpkı şarkıdaki gibi
you saw me standing alone
without a dream in my heart
without a love of my own
blue moon