19 Ağustos 2009 Çarşamba

bekle beni



bekle beni, döneceğim ben.
çok, çok, bıkmadan bekle!
sarı yağmurların hüznü basınca,
kar kasıp kavururken,
kızgın sıcaklarda _ bekle.
uzak yerlerden mektuplar kesilince
bekle beni.
birlikte bekleyenlerin beklemekten
usandığına bakma, bekle.
bekle beni, dönecegim.
unutmak zamanı geldigini
ezbere bilenleri
hayırla anma!
varsın oğlum, anam
hayatta olmadıgıma inansın,
ocak başında toplanıp
acı şarapla
yad etsinler beni.
sen bekle. onlarla birlikte
içmekte acele etme.
bekle beni; dönecegim,
bütün ölümleri çatlatmak için dönecegim!
“şansı varmıs.” desinler.
beklemedikleri için,
beni bekleyerek
düsman atesinden nasıl
korudugunu anlayamazlar.
sağkalışımın sırrını yalnız
senle ben bileceğiz _


bütün sır _ senin
başkalarının bilmedigi gibi beklemeyi bilmende.




k.s