20 Mart 2010 Cumartesi

yerleşik yabancı

kiminin dikenleri vardır
katlanamaz üstüne.
hep dikine durur
delmemek için gövdesini.

kiminin yoktur bir tek kemiği,
doğrulamaz ayaklarının üstünde.
ona göre varsa yoksa kendisi,
dürülüdür ütülü bir mendil gibi

ben eğilmem gündüz ama
geceleri kanatırım kendimi

ben bir söz söylediğim zaman,
kendine küçük bir pıtrak edinir.
çok sürmez anlar başına geleceği,
çarşılarda pazarlarda ondan selam kesilir.

ben birini sevdiğim zaman
göğünü durmadan genişletir.
ama herkes rahattır kozasının içinde,
o sevgi artık kimsesizdir.

ölsem ayıptır, sussam tehlikeli
çok sevmeli öyleyse, çok söylemeli.


m.a

doğunun sevdaları II.

ay kanar, sevda akar, bir dağ
bir dağ kendini delerse

sesini yangına verse
o dağdır acıların külhanı
ve usul uçan şahin
kanadında bir çerağ
ve kalbim bir şehrayın
gibi kendinde yananı
alıp hasrete giderse

ay kanar, sevda akar, bir dağ
bir dağ kendini delerse

akşam ki pekmezle yanıp
korkunç bir ipek humması
ateşi kükreten, vahim
ve kolsuz ve tecrid hırkası
gibi kendini kuşanıp
ölüm, bir yaz kadar hain
alıp başını giderse

ay kanar, sevda akar, bir dağ
bir dağ kendini delerse
h.y