11 Mayıs 2010 Salı

tentation


bana yaşadığın şehrin kapılarını aç..

sana deyeceklerim söylemekle bitmez

yıllardır yaşamamdan çaldığım zamanlar

adına düğümlendi.



bana yaşadığın şehrin kapılarını aç..

başka şehirleri özleyelim orada seninle.

bu evler, bu sokaklar, bu meydanlar

ikimize yetmez.


ö.a

iki ayna


yabancılar aynaya baktığında
evin yüzü değişir, bu
beyazların ormandan
yüz bulması gibidir

yabancılar aynaya bakınca
ev yüzünüze küstü, siz
iki ayna gibiydiniz hem
birbirinin yalnızlığına bakan
hem birbirini yalnız bırakan
iki eşya gibiydiniz -eşya
yabancılardan kokrkar, sizin
aceleyle bakılsa bile
birbirini bağışlayan iki
yüzünüz vardı, yabancılar
bakınca biri kırıldı-
hanginiz

yabancılar aynaya baktıysa
bu sizin yüzünüzden, yazık
ne güzel bir hata vardı
sizin yalnızlığınızda, bir kusur
kadar bakımlıydınız, sizden başka
kimsenin kusur bulamayacağı
bir yalnızlığı kırdınız, şimdi

ayna olsam size çok kırılırdım

h.e

-göge bakma durağı -



senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım

tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum

bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi

sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor

seni aldım bu sunturlu yere getirdim

sayısız penceren vardı bir bir kapattım

bana dönesin diye bir bir kapattım

şimdi otobüs gelir biner gideriz

dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç

bir ellerin, bir ellerim yeter belleyelim yetsin

seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat

durma kendini hatırlat

durma göğe bakalım

t.u

güne not


ağlamadan

dillerim dolaşmadan

yumruğum çözülmeden gecenin karşısında

şafaktan utanmayıp utandırmadan aşkı

üzerime yüreğimden başka muska takmadan

konuşmak istiyorum.

i.ö