mutsuz göğün yakıcı soluğu rüzgar
kat erimiş kararımızı kendine
ve uzak tut güçsüzlüğünü bizden!
hatırlar mıyız eskil bir kapı üstündeki
gökkuşağını?
görmüş müydük? ne zamandı?
daha ılık zamanlardı sanki,
sözün daha biz olduğu,bizim biz.
yıkım tehditinde bir el bekleniyor rüzgardan
alsın bizim değişmez bedenimizi kendine
ve başkalarının değişmez ruhunu sürüklesin!
bilinmez yok mu edilir ölümcül ova
bir tür egemen olmadığımız?kaç türlüydü?
düzlüğü boğucuydu sanki; hiç sözsüz
bizimse biz gibi yöresinde hiç duramadığımız
oyunsa gök ve rüzgar
mutsuzluğu göğün, şiddeti rüzgarın,
kim ekler kendine uçtu uçacak düşüncemizi
ne yakın kılar gücünü bize aydınlanabilir
gecenin?
bizim söz, sözün biz olduğu!
n.m