"merak, mutsuzluğun hem sebebi hem neticesi. onu, ömrümün bundan sonrasına dair kuş gözü kadar bir ayrıntıyı dahi merak etmeyecek kadar mutlu olarak sevdim. onu, gördüğüm o ile göremediğim o arasındaki uçurumları hesaba katmayarak sevdim. onu öyle sevdim ki ona tahammülsüzlüğüm, demedim. uçurumlar koymadan sevdiğimle gördüğüm arasına, öyle saf sevdim. koşullu değildi sevdam. bana gösterdiğinden daha fazlasını istemedim."
(ben de istemiyorum)
"onu severken anladım güzelliğin ne olduğunu. akşamın kısacık vaktinde, şahitlik eden, parmağıma batıp da, zor şartlarda aldığım abdestimi bozan gülün dikenini sever gibi sevdim onu. sonra, vaktin çıkmasına çok az kala yeniden bulduğum bir suyu sever gibi."
(sevdim,seviyorum)
n.b
1 yorum:
ne kadar duru bir anlatım..
Yorum Gönder