ama ne duvarcının gürültüsü, ne başka ses.
sezdirmeden, beni dünyanın dışında bıraktılar.
30 Haziran 2009 Salı
...
kendime çok ağırım,önce dün ,sonra bugün.sanki biri beni bir uykuya yatırmış da ,ne olduğunu hiç anlamamışım.bütün gerçeklik duygumu kaybettim neticede,hangisi gerçekti, hangisi değil.ben neredeydim de bunlar olmuş,susmuştum.ben neredeydim,neden günün kararan bir saatinde ,hayatımın muhasebesini yapıyordum.bu saatte ,şimdi.o kadar ömür yaşadım,kendimi anlatmaktan ,anlaşılmaktan aciz kaldım.sanki bir zaman makinasında yaşadığım yıllardan buraya düştüm ve beni hiçkimse anlayamıyor ,sanki bilinmeyen bir dili konuşuyorum ama beni anlamadıklarını farkedemiyorum. şimdi kozama geri dönmek ,kendime yeni bir ben giysisi dikmek ,bahçe kapımı sonsuza dek kapatmak istiyorum,olmuyor,olmuyor.
bana başka bir şey çağrıştırıyor bu dize, "ben ölürken sen hayatında bir kez olsun kendin gibi davran ve öyle gel" anlamını çıkarıyorum nedense..şiirin güzelliği burada işte.
if you see your work or photographs on this page and wish it to be referenced and linked, feel free to comment releated post with your details and i will add your info accordingly.
3 yorum:
"ölümüme elin boş gelme, kendinle gel!"
.soluk,insan sevgilisine sen de öl diyebilir mi?zaten denk bir duygu olsa bu hissedilmez,gene de ona bişey olmasın.
bana başka bir şey çağrıştırıyor bu dize, "ben ölürken sen hayatında bir kez olsun kendin gibi davran ve öyle gel" anlamını çıkarıyorum nedense..şiirin güzelliği burada işte.
Yorum Gönder