3 Haziran 2009 Çarşamba

es tan corto el amor, es tan largo el olvido*



seviyorum susmanı, yokluk gibisin çünkü,

sesim sana varmadan işitiyorsun beni.

havalanıyor gibi gözlerin yerlerinden

ve sanki bir öpüşle kapanmış ağzın yeni.


benim ruhumla dolu bütün nesneler gibi

yine benim ruhumla yükselirsin her şeyden.

ruhuma benziyorsun, düş kelebeğim benim,

karasevda sözüne benziyorsun tıpkı sen.


seviyorum susmanı, uzaklıklar gibisin.

inler gibisin hem de, kuğuran kelebeğim.

işitiyorsun beni sesim sana varmadan:

senin sessizliğinle ben de susayım derim.


seninle konuşayım o senin yüzük gibi

yalın sessizliğinde, o lamba gibi parlak.

gece gibisin sen de sessiz, yıldız içinde.

sessizliğin bir küçük yıldızdır senin, uzak.


seviyorum susmanı, yokluk gibidir çünkü.

öyle uzak, acılı, ölüp gitmiş gibi sen.

yeter o zaman bir söz, bir gülümseyiş bile,

sevinirim, başka şey yok öyle sevindiren.


n


*aşk ne kadar kısa, unutuş ne kadar uzun

6 yorum:

Evren dedi ki...

öyle geliyor insana aşk kısa, onsuzluk çok uzun...

y. dedi ki...

belki de ,acaba aşk,onsuzluk halimi?

atesinsesi dedi ki...

daima sev

aklını yık gerekirse
ne dürüyorsun es be

y. dedi ki...

öylese,düş sezar!

layya dedi ki...

susmak.. güzeldir..

y. dedi ki...

en güzeli susmaktır,susmak aynı zamanda kendimizle de savaşımızdır