gümüş düşlerimin içinde dolaştı
geceden geceye
iri göğüslü tatar kadınları
ve köpük köpük bir at,saçakları dövdü yağmur,saç damlarda
bir akordun merdiveninden
aşağı yukarı tırmandı
durdu piyano,
eylül müydü
yoksa eylül ile ekim arası
kimsenin henüz tanışmadığı bir ay mı:
bir odada sigara dumanı ve sessizlik,
toplanmıştık vladimir, sergei ve ben,
ne anlamsızdı intihar etmek,
etmemek.
dolaştım gümüş bir uykunun içinde
peşisıra yabanıl beyaz kısrakların,
geçtim hızla kundağımın
ve taşımın önünden,
gördüm: bir odada yapayangın,
toplanmıştılar
deldiğim zaman,sigara dumanı,
namludan çıkan mermi-
uyandım,durdurtacakken:
içimde çarpışan iki tren.
e.b
2 yorum:
her gün uyanırken o büyük yıldız
söyle kinin kimedir karanlıklar prensesi
ah ah ne çabuk kanarsınız sizlerde böyle bu banka şairlerine
. enteresan... dizenin ne getirdiğini bilmeden ve bakmadan kimi zaman cümleye, kişilere ve durumlara bağlı kalarak infaz etmek cümleleri, dizeleri, oldu mu şimdi böyle...
oysa ki bu şiir içindeki dört dizeden ötürü ne kitaplar ne yerler anlatırdı bana.
üstelik sahi kim bu bizler,hani hazır konulmuşken yumurta sepetine!
Yorum Gönder