20 Ekim 2010 Çarşamba

saat sekizi geç vurdu



kime ne desem

boyuna kendimi dinliyordum eski yağmurları dinliyordum



düşünmeden biliyordum deniz ılıdı

dökülen çelik katı

yürüyenler yan yana



yüzümü güneşte dinlendirsem

dağın dağ olduğunu bilsem ovanın ova ağacın ağaç

kurtulurdum

çok köprülü sular gibi git git bitmedi

boyuna kendimi dinliyordum eski yağmurları dinliyordum



saat sekizi geç vurdu

giden gitmiş hüznü ayaklandırmak boşuna

düşünmeden biliyordum.

a.d

10 yorum:

sufi dedi ki...

Saatlere ayar yapmak gerek, Hüzne geçit vermek olmaz.

beenmaya dedi ki...

Öyle seveceksin ki,
Koskocaman dünyada
Tek başına kalınca
sevdiklerin seni yalnız bırakmasın...
Gün ışığı parmaklığı söküp atsın,
Taş duvarlar,
Ha var
ha yok...

arif damar

y. dedi ki...

sevgili sufim, "saatin kendisi mekan , yürüyüşü zaman , ayarı insandır.."
nasılda aklıma düştü şimdi ahmet hamdi tanpınar ve saatleri ayarlama enstitüsü.

mayam,
'kağıtlar, kitaplar, dedi, nereye elimi atsam.
kiminde yarım kalmış, nasılsa bitmiş bir şiir
kiminde. hem her şey şiirlerde değil miydi?
bir gök şiirde ağar, bir sokak şiirlerde
gider gelirdi.
böyle
yaşayıp gidiyorduk"

deeptone dedi ki...

selam. blogunuzu şu an okumaya başladım. şiiri okuyunca benim de aklıma saatleri ayarlama enstitüsü düşmüştü.:)
yeni blogçuyum. yavaş yavaş okuyacağım blogunuzu.
düşüş filmi, gerçekten de rüyalarla, efsanelerle beslenmiş.
yorumunuz güzeldi.

hayalgücü...

y. dedi ki...

.deepblueagle, hoşgeldiniz o zaman blog alemine, umarım yolculuğunuz sizi gidilecek yere ulaştırır. ama bazıları sadece yolculukları sever, durakları değil.
tarsem singh, anlatımına bayıldığım bir yönetmen, hani nerdeyse konuşma gerektirmeyen bir görselliğe sahip. düşüş ise pek çok anlamıda beraberinde taşır benim için.

deeptone dedi ki...

sağol. haklısın. yol vardır varmak diye birşey yok. ben de sonuççu değil süreççiyim. :)

aşk, beklenmez tabii ki. sadece açık olmak, görebilmek, farkedebilmek anlamında söylemiştim. ne zaman nereden geleceği, gelip gelmeyeceği de belli olmaz haliyle.:)

spike will dedi ki...

bugün cenazede buluşacağız...

http://elma-c.blogspot.com

y. dedi ki...

.spke will, ben cenazelere hiç gitmem, gömmem kimseyi, uzak ülkelere gitmişler gibi düşünürüm. bu dünyanın telefon çekmeyen tekerporuolawsd şehirinde mutlu mesut yaşadıklarını düşürünürüm hep. gidebildiyseniz, o da iyidir, doğrudur.sevgiyle kalın

spike will dedi ki...

"tekerporuolawsd" ?

y. dedi ki...

uydurduğum bir şehir ismi, telefon çekmeyen, varolmayan ülke gibi,olduğuna inandığımız.