(tıklayınca açılır youtube'nin kapısı)
çocukluğumuzdaki gibi, binince atlı karıncaya, saçlarımız uçuşurdu ve umursamazdık terleyen avuçiçlerimizi. fırtına kuşu avcısı, baterist ve karınca bakıcısı üç çocuk, atlayınca doru atlarımıza, rüzgar bile yakalayamazdı bizi... gözden öylece kaybolur bir dahaki yağmura kadar dönmezdik.
2 yorum:
her defasında yiten çocukluk oluyor.
bütün bahar çabası çocukluğun umarsızlığını derinden hissedebilmek için sanki y'm.
mutluluğa, hiçbir gereksizliği elde tutmamaya,
http://www.youtube.com/watch?v=mb7EHvmu2Go
"Binmişin atlıkarıncasına içimdeki bayramın
fır dönersin eteklerinle saçların uçuşur
bir yitirip bir bulurum al al olmuş yüzünü.
....
Diz çöküp bakarım ellerine
ellerine dokunmak isterim
dokunamam
arkasındasın camın.
Ben bir şaşkın seyircisiyim gülüm
alacakaranlığımda oynadığım dramın."
nazım
p.s. çok özlemişim buraya yazmayı.
Yorum Gönder