26 Mayıs 2010 Çarşamba

flora

göllerimi bırakıp denizlerine gelirim

sevişmek için seninle

flora, çağlayanın karnında çırpınan kayık

isteğin masalı

tenime dağılan mıknatıs

yüzükoyun yatmasan göremezdim

sırtında bir bahçıvanın makas izleri

sevdalılar parkı'nda ağır yaralı

dudakların boynumun altında patlayan

yavru papatya

sokaklar bile göç ediyor flora

saatler ıslanıyor

tamburi cemil bey çalıyor seni anımsatan şarkıları

kente kanadı kırık melekler yağıyor

sevdamız yüksekten uçurdu bizi

sevdamız, siste dolaşan tavuskuşları



biz sevişirken ölmeliyiz flora

köprülerin üzerinde, çatlayıp bizi ikiye bölen

erimiş bilgisayarlar bulmalılar çöp kutumuzda

oyuncak mağazaları için soygun planları

tahtlar, somun altından

biz sevişirken ölmeliyiz flora

birileri haber vermeli bunu muhabbet kuşlarına

a.a

Hiç yorum yok: