6 Haziran 2010 Pazar

dinlen bir nefes al


yağmurlu pazar günleri, sanki yaz değil, kış geliyor gibi. istanbul, soğuk, puslu, gri. istanbul ıslak ve kimsenin eve almadığı biri gibi.  istanbul, herkesin şikayet ettiği ama vazgeçemediği...
tüten fincanlarda istanbulu seyretmek var, müzikle ısınmak, değişen renkler var, hüznün bin yüzü...

3 yorum:

Evren dedi ki...

az önce attım kendimi sokağa, serinlikle, giriliğin kucağına attım, yağmur ha yağdı ha yağacak...
herkes koşuşturmaya başladı: aklımda iki satır...
yağmurda yürümektir aşk
ıslanmanın keyfine varmak

ısladım ben yağmurlarda, iyi ki!

sufi dedi ki...

Yürekler sussa da; aşkın sultanı, sessizliğin sesiyle konuşabilinecek sevdalar nasip etsin insana.Bu havalar hep aşık olunası...sevgilerimle.

efrasiyab dedi ki...

duydum rüzgarı tabi, sadece rüzgarı değil yapmurda mızıka çalan çocukları da duydum, kirli paçalarımdan döküldüler sokaklara ben koşuşturdukça. grisine inat bu şehrin, sokakları mızıka mavisine boyadım. herkes su sandı.