20 Temmuz 2010 Salı

yüreğin yaban argosu



bir çocuktun sen

bir çocuktun sen bir bardak duruyordu eşikte;

dolu bir bardak duruyordu eşikte
.

o zamanlar sen daha neydin ki,

annen alucra'nin gizli su kürelerinden geçirdi seni;

at arabalarıyla ve büyük bir kalabalıkla gidilen baş döndürücü mavi su kürelerinden.

neden sonra aldın o bardağı;o yüzyıl beklemiş sütü;çırpınarak tülbentten süzülmeye

uğraşan o koyu,o beyaz,o rahatsız sübyeyi içtin elinden; o süreğen elinden.


annen miydi? kesik saçı ve açık ensesi miydi teyzenin?

içtin elinden.kar mı yağacaktı artık

birdenbire açıldı yüzün

birdenbire keskin karanfil kokusu kanırtılmış merakın

birdenbire doruklarda dev bir atın nal izleri

birdenbire tirkazından kurtulmus kan sıcaklığı

birdenbire farkına varılması bu gece de dün geceki gibi sallanan

bir fenerin birdenbire donması yasaların donan bir ışık gibi

birdenbire esnek bir saniyede toplanmıs bütün bir çağın ağırlığı

birdenbire tümden gelmeye başlayan bir gramofon çiçeği günlerce tüme varıp varıp da

birdenbire karnından boşalmaya baslayan su,iskeleyeyanaşmak üzere olan vapurun

birdenbire gözden siliniveren iki ceylanıbahri

birdenbire iki kafes kıç güvertede

birdenbire iki kuş biri senin kız kardeşinin sandığındaki kokunun renginde

biri bir ilkokul öğretmeninin köşeye atılmış geceliğinden

birbirine yapışık iki kuş çılgın bir sevinçle

birdenbire bir çıglık,yakından,en yakından:gör bizi dünya,görsene bizi!


bir çocuktun sen parıltılar yaratacaktın düzensizliğinden

bunun için belki de masmavi bir örtü gibi bırakarak gölgeni

geçtin resim çeken söğütlerin içinden

bir yalvaç ılıklığı içindeki ıhlamurları

geçirdin bakışlarının eziklerinden



ve aktı durdu

o ilk

o baş döndürücü

o cahil su

şiirdi bir çeşit: yüreğin yaban argosu.

bir çeşit dostluktu

duyardı

cakılın içinde

damla damla gelişen

bir udu.

c.s

Hiç yorum yok: